Harry’nin dünyası, kızının ani ölümüyle yıkılmış bir şehir gibi bomboştu. İçindeki kasırgalar, onu her geçen gün daha da derin bir karanlığa sürüklüyordu. Lise öğrencilerine koçluk yaparak hayatını idame ettiren Harry, acı dolu hatıralarla dolu bir yaşamın içinde nefes almaya çalışıyordu. Fakat bir gün, okulundan bir öğrencinin kaybolduğunu öğrenmesiyle, Harry’nin hayatı tamamen değişti. Kızının hatırası, onu kaybolan öğrenciyi bulma yolunda kararlı bir şekilde ilerlemeye itti. Araştırmaları derinleştikçe, öğrencisinin insan kaçakçılarının pençesine düştüğünü keşfetti. Bu, Harry için sadece bir kayıp öğrenci vakası değil; aynı zamanda adaletin peşinde bir babanın öfke dolu hikayesi haline geldi. Harry, öfke ve acı dolu yüreğiyle, insan kaçakçılarının izini sürdü, onlarla karşılaştığında ise acımasızca mücadele etti. Öğrencisini kurtarmak için elinden gelenin en iyisini yapmaya hazırdı. Belki de bu, hayatındaki en karanlık ve zorlu mücadele olacaktı.