Kaan, çocukluk aşkı Çilek için kalbinde yanan bir ateşle yanar. Çilek, kasabanın en göz alıcı ve yetenekli kızı olup, İstanbul’da şarkıcılık yapma hayalini büyük bir arzu ile taşır. Ancak bu hayalin önündeki en büyük engel sevgilisi Hayri’dir; Hayri, kasabanın güçlü bar sahiplerinden biri olarak bilinir ve Çilek, onun barda şarkı söylemek zorundadır. Bir gece, Kaan, tesadüfen Hayri’nin barda olduğunu görür ve cesaretini toplayarak Çilek’e İstanbul’da hayallerini gerçekleştirme fırsatını sunar. Çilek, Kaan’ın cesur teklifine direnemez ve ona olan derin aşkını açıkça ifade eder. İkili, Hayri’nin kasabada bulunmadığı bir geceyi fırsat bilerek İstanbul’a kaçma kararı alır. Ancak bu kaçış, Hayri’nin ve adamlarının yanı sıra emniyet güçlerinin de dikkatini çeker ve bu durum, yolculuğu oldukça tehlikeli bir hale getirir. Aşk ve özgürlük peşinde çıktıkları bu serüven, onları tehlikelerle dolu bir maceranın ortasına çeker.