Okyanusun derinliklerinde, yalnızlık ve krizlerin iç içe geçtiği gösterişli bir yolcu gemisi, Max’i hayal edemeyeceği bir maceraya sürükler. İlk gününde, hem yolcuların hem de personelin sağlığını korumak gibi epeyce ağır bir yükle karşılaşır. Karşısında duran görevi, beklenmedik acil durumlarla yüzleşmekten geçmektedir ve önündeki zorlukları aşmak için iyi bir ekip çalışması gerekmektedir. Ancak, geminin kapalı atmosferinde, insan ilişkileri de bir o kadar karmaşık hale gelir. Başka bir dünyadan, denizlerin derinliğinde, insanların hayatta kalmasını sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda umutlandırmak için mücadele etmesi gerekir. O anlarda, Max gerçek özgürlüğün denizde değil, insanlara verdiği umutta yattığını anlar. Her başarısında, umudun bir damlasının bile ne kadar değerli olduğunu görür.