Percy Jackson, bir tanrı çocuğuydu. Annesi Sally Jackson, Poseidon’un kızıydı. Percy, babasının kimliğini bilmiyordu ve onunla hiçbir zaman tanışmadı.
Percy’nin hayatı, Zeus’un yıldırımını çalmakla suçlandığında altüst oldu. Percy, bu suçlamayı reddetse de, Zeus ona inanmadı. Zeus, Percy’yi lanetledi ve onu ölümsüzlüğe mahkum etti.
Percy, bu lanetten kurtulmak için yıldırımı bulmak zorundaydı. Ancak bu, kolay bir iş değildi. Percy, yıldırımı bulmak için Amerika’nın dört bir yanını dolaşmak zorundaydı.
Yol boyunca, çeşitli zorluklarla karşılaştı. Canavarlarla savaştı, ölümcül tuzakları aştı ve tanrıların ve tanrıçaların öfkesini körükledi.
Percy, bu zorlu yolculukta, kendi içsel gücünü keşfetti. Percy, artık bir tanrıydı ve bu güçle birlikte, kendi kaderini kendi elleriyle şekillendirebilirdi.
Percy, sonunda yıldırımı buldu ve Zeus’un lanetini kırdı. Percy, artık ölümlü bir insandı ve istediği gibi bir hayat yaşayabilirdi.