Melisa’nın hikayesi, hayatta karşımıza çıkan zorlukların ve umut ışıklarının nasıl iç içe geçtiğini gösteren dokunaklı bir hikayedir. Bekar bir anne olarak, Melisa hem kendi sağlığı hem de oğlunun geleceği için büyük bir mücadele vermektedir. Ne yazık ki, ağır bir hastalığa yakalanır ve ömrünün sonlarına yaklaştığını bilmektedir. Tam da her şeyin umutsuz göründüğü bir anda, hayatına biri girer. Bu beklenmedik aşk, ilk başta umut verici bir ışık gibi belirir ve hızla tutkulu bir ilişkiye dönüşür. Melisa, yaşama sıkı sıkı tutunmak için elinden geleni yapsa da hastalığına karşı verdiği mücadelede yenik düşer. En büyük endişesi, geride bırakacağı oğludur. Ona güvenle emanet edebileceği birini bulmak için büyük bir çaba gösterir. Hayatına giren bu büyük aşk, oğlunu emanet edebileceği kişi midir sorusu ise Melisa’nın zihnini sürekli meşgul eder. Melisa’nın ve yaşadığı aşkın dokunaklı hikayesini, “Sen Yaşamaya Bak” filminde tüm detaylarıyla keşfedebilirsiniz. Bu film, Melisa’nın oğlunu güvenle bırakabileceği birini arayışını ve bu arayış sırasında karşılaştığı duygusal zorlukları etkileyici bir biçimde gözler önüne seriyor.