Gizemli figür Requiem, adıyla özdeşleşmiş suikastçılık ve borç tahsilatı gibi karanlık işlerde ustalıkla hareket eden bir gölgeydi. Ancak hayatının dönüm noktası, bir uluslararası çocuk kaçakçılığı çetesinin acımasız saldırısına tanık olduğu genç bir kızın hayatını kurtardığı gün geldi. Bu trajik olay, Requiem’in içinde derin bir intikam ateşi uyandırdı ve çeteyle başlayan şiddet dolu bir oyunun fitilini ateşledi. O günden sonra, Requiem’in dünyası ve iç dünyası arasında bir savaş başladı. Geçmişinin hayaletleriyle yüzleşirken, adalet ve intikam arasında gidip gelmeye başladı. Çetenin peşine düşerken, kendini karanlık ve tehlikeli bir yolculuğun içinde buldu. Her adımı, daha da derinlere çeken bir karanlığa doğru yol aldı. Ancak bu yolculuk sadece Requiem’i etkilemekle kalmadı, çetenin üyeleri ve onların etrafındaki herkes için de son derece tehlikeli oldu. Günahlar ve sırlar, her bir karakterin iç dünyasında bir fırtına gibi yükseldi. Sonuçları öngörülemez bir şekilde dönüp dolaşarak, herkesin kaderi üzerinde derin izler bıraktı. Requiem, başlangıçta bir kurtarıcı olarak ortaya çıkmış olsa da, zamanla intikam hırsının gölgesinde dolaşarak adalet arayışının ne kadar yıkıcı olabileceğini anladı.